Scientific Reports dergisinde yayınlanan çalışma, köpeklerin aynı evden başka bir köpeğin vefatının ardından sergilediği davranışsal ve duygusal değişikliklerin keder olarak yorumlanabileceğini gösteriyor.
Filler, büyük maymunlar ve kuşlar da dahil olmak üzere çeşitli türlerde yas görüldüğü bildirildi. Balinalar ve bazı primatlar gibi bazı hayvanların , çalışma yazarlarının “ölüm ritüelleri” olarak tanımladığı şekilde ölü akrabalarının cesetlerini hareket ettirdikleri bile gözlemlendi.
Nadir de olsa benzer davranışların yabani köpeklerde de görüldüğü biliniyor. Vaka çalışmaları genç yavruların vahşi kurtlar tarafından gömülmesini anlatırken, başka bir raporda ölen bir dingo yavrusunun annesi ve yavru arkadaşları tarafından gördüğü muamele ayrıntılarıyla anlatılıyor.
Evcil köpeklerin yas tutma kapasitesine sahip olup olmadığını belirlemek için çalışmanın yazarları, en az iki köpeğe sahip olan ve biri ölmüş, diğeri hayatta olan 426 İtalyan ile görüştü. Araştırmacılar, Yaslı Köpek Anketi adı verilen bir araç kullanarak, hem evcil hayvanların hem de sahiplerinin dört ayaklı bir arkadaşının kaybına verdiği davranışsal ve duygusal tepkiler hakkında bilgi elde etti.
Genel olarak, köpek sahiplerinin yüzde 86’sı hayatta kalan köpeğin davranışlarında olumsuz değişiklikler olduğunu bildirdi. Daha fazla ayrıntı istendiğinde yaklaşık üçte ikisi köpeklerinin daha fazla ilgi çekici hale geldiğini söylerken, yüzde 57’si daha az oyunbazlık bildirdi. Yaslı evcil hayvanların yüzde 35’inde artan korku ve daha fazla uyuma eğilimi gözlemlendi; vakaların yüzde 30’unda gıda alımının azaldığı bildirildi.
Sahiplerin yaklaşık üçte biri bu değişikliklerin iki ila altı ay sürdüğünü söylerken, dörtte biri etkilerin altı aydan fazla sürdüğünü iddia etti.
Verilere daha yakından bakıldığında, ölen evcil hayvanla dostane bir ilişkileri olan köpeklerin “duygusal yeme” eğiliminin yüzde 30 daha fazla olduğu, ebeveynini veya yavrularını kaybeden köpeklerde ise daha az yemek yemenin daha yaygın olduğu ortaya çıktı.
Davranış değişiklikleri, ölen evcil hayvanla yiyecek paylaşan köpeklerde de daha sık görülüyordu; bu, muhtemelen yük hayvanlarının rutinlerini diğer grup üyeleriyle senkronize etme eğiliminde olduklarını ve bu nedenle türdeşleri öldüğünde yollarını kaybetmeye yatkın olduklarını yansıtıyordu.
Yazarlar ayrıca, “hayatta kalan köpeğin korku düzeyinin, sahiplerinin acı çekme, öfke ve psikolojik travma düzeyleriyle pozitif ilişkili olduğunu” ve eğer sahipleri yas tutuyorsa evcil hayvanların daha az yemek yeme olasılığının daha yüksek olduğunu bildirdi. Bunun, köpeklerin sahiplerinin duygusal durumunu algılayıp benimsediği “duygusal bulaşmaya” işaret edebileceğini söylüyorlar.
Alternatif bir açıklama olarak araştırmacılar, sahibinin yaşadığı dehşetin bir köpekte güvensizlik korkusunu tetikleyebileceğini öne sürüyor. Ancak altta yatan süreçlerden bağımsız olarak, “bir köpeğin yakın akrabası öldüğünde yasla ilişkili davranışsal ve duygusal kalıplar gösterebileceği ve bu durumun muhtemelen sahibinin duygusal durumuyla ilişkili olduğu” sonucuna vardılar.
Ancak evcil hayvanları antropomorfize etme eğilimine karşı uyarıda bulunarak, “bu sonuçların öneminin farkında olsak bile, yine de bunun keder olduğunu doğrulayamayız” diyerek imzayı atıyorlar.